dergâh

Anlamı:

1. isim , isim , eskimiş , eskimiş , tarih , tarih , isim , isim , eskimiş , eskimiş , tarih , tarih , Tekke

Örnek:

1. Çile çeken derviş, dergâhta kendisine gösterilen vazife dışında her istediğini okumakta ve bazı meşguliyetlerde bulunmakta serbestti.

1. Çile çeken derviş, dergâhta kendisine gösterilen vazife dışında her istediğini okumakta ve bazı meşguliyetlerde bulunmakta serbestti.

2. Huzur, kat

Örnek:

1. Biçare Yunus'un çoktur günahı / Hakk'ın dergâhına yüz tutmuşum ben

1. Biçare Yunus'un çoktur günahı / Hakk'ın dergâhına yüz tutmuşum ben


Lisan : Farsça dergāh

Telaffuz : dergâ:hı