depo


İlgili Kelimeler:

aygır deposu, mühimmat deposu, soğuk hava deposu, su deposu, yakıt deposu

Anlamı:

1. isim , isim , isim , isim , Korunmak, saklanmak veya gerektiğinde kullanılmak için bir şeyin konulduğu yer, ardiye

Örnek:

1. Kıyıda kapıları, kepenkleri kapalı, birkaç ev ve depo sıralanıyordu.

1. Kıyıda kapıları, kepenkleri kapalı, birkaç ev ve depo sıralanıyordu.

2. Bir malın toptan satıldığı ve çokça bulunduğu yer

Örnek:

1. Ben depoya güzel bir portatif eczane ısmarlayacağım.

1. Ben depoya güzel bir portatif eczane ısmarlayacağım.

3. askerlik , askerlik , askerlik , askerlik , Ordu mallarının saklandığı, bakımlarının yapıldığı yer, debboy

Örnek:

1. Gelibolu civarında Akbaş mevkisinde bir cephane deposu vardı.

1. Gelibolu civarında Akbaş mevkisinde bir cephane deposu vardı.


Lisan : Fransızca dépôt

Telaffuz : de'po