1. bir canlının vücudunda bir araçla birçok yara, kesik oluşmak
1. Düşman süngüleriyle delik deşik olmaktansa tabancasını şakağına dayayıp tetiği çekmeyi düşünüyordu.
1. Düşman süngüleriyle delik deşik olmaktansa tabancasını şakağına dayayıp tetiği çekmeyi düşünüyordu.
2. bir şeyin her yanı delinmek
1. Adamın kuruyup kalan kanının üstüne delik deşik olan yatakların pamukları saçıldı.
1. Adamın kuruyup kalan kanının üstüne delik deşik olan yatakların pamukları saçıldı.