da / de

Anlamı:

1. bağlaç , bağlaç , bağlaç , bağlaç , Daha önce geçmiş bir cümle veya eş görevli öge ile sonraki arasında `-den başka` anlamıyla ilişki kuran bir söz

2. Azarlama, yalvarma, küçümseme, yakınma, övme anlamlarında iki cümleyi bağlayan bir söz

Örnek:

1. İş bulamayanlar kahveden de dürülüp çıkarılırlarsa bilmem artık nereye giderler?

1. İş bulamayanlar kahveden de dürülüp çıkarılırlarsa bilmem artık nereye giderler?

3. `Dahi` anlamında kullanılan bir söz

Örnek:

1. İşlerim var. Sen de peşime takıl benimle in, sonra ne halt edersen et.

1. İşlerim var. Sen de peşime takıl benimle in, sonra ne halt edersen et.

4. `Üstelik` anlamında kullanılan bir söz

Örnek:

1. Gazetelerde bir haber okudum. Bu haber bugüne kadar yalanlanmadı da.

1. Gazetelerde bir haber okudum. Bu haber bugüne kadar yalanlanmadı da.

5. Karşıt anlamlı cümleleri pekiştirerek bağlayan bir söz

Örnek:

1. Bütün yıl gezmiş de şimdi iş bulmaya kalkışmış.

1. Bütün yıl gezmiş de şimdi iş bulmaya kalkışmış.

6. Şart bildiren fiillerden sonra `bile` anlamına gelerek şartın geçerli olmadığını anlatan bir söz

Örnek:

1. Yatakları, yorganları bile kıt ise de hasta çocuğa yerimiz yok diyecek değiller ya.

1. Yatakları, yorganları bile kıt ise de hasta çocuğa yerimiz yok diyecek değiller ya.

7. Bazı birleşik cümleleri `ama, fakat` anlamıyla birbirine bağlayan bir söz

Örnek:

1. Allah'ımı sever gibi seviyorum da ... da'sı önemli çünkü daha askerlik yapacağım.

1. Allah'ımı sever gibi seviyorum da ... da'sı önemli çünkü daha askerlik yapacağım.

8. Bazı edat, bağlaç ve zarflardan sonra gelerek anlamı güçlendiren bir söz

Örnek:

1. Şimdi, yalnız yorgun değil, biraz da dalgın görünüyordu.

1. Şimdi, yalnız yorgun değil, biraz da dalgın görünüyordu.

9. Kendisinden önceki fiili zarf-fiil durumuna sokan bir söz

Örnek:

1. Çalıştı da başardı. Evine uğramış da kendisini görmüş.

1. Çalıştı da başardı. Evine uğramış da kendisini görmüş.

10. -erek, -ip ekli zarf-fiillerden sonra kullanılırsa temel fiilin oluş biçimini, önermenin nasıl oluştuğunu anlatan bir söz

Örnek:

1. Burası süpürülerek de temizlenir. Gidip de gelmemek, gelip de görmemek var.

1. Burası süpürülerek de temizlenir. Gidip de gelmemek, gelip de görmemek var.

11. Tekrarlanan iki ad, iki sıfat arasında kullanıldığında anlamı güçlendiren bir söz

Örnek:

1. Kadın da kadınmış ha!

1. Kadın da kadınmış ha!

12. Bir isteğe karşı olan fiili bağlamaya yarayan bir söz

Örnek:

1. Sınıfını geçsin de istediğini yapmaya hazırım.

1. Sınıfını geçsin de istediğini yapmaya hazırım.

13. Tekrarlanan fiiller arasında süreklilik bildiren bir söz

Örnek:

1. Bir kere ağzını açtı mı söyler de söyler. Gitmiş de gitmiş, gitmiş de gitmiş, sonunda yorulmuş.

1. Bir kere ağzını açtı mı söyler de söyler. Gitmiş de gitmiş, gitmiş de gitmiş, sonunda yorulmuş.

14. Bir şeyin yerine geçebilen iki cümlenin fiillerini birbirine bağlayan bir söz

Örnek:

1. Onu almadım da bunu aldım. Sen otur da ben gideyim. Kâğıt kalacakmış da bana zarf verecekmişsiniz.

1. Onu almadım da bunu aldım. Sen otur da ben gideyim. Kâğıt kalacakmış da bana zarf verecekmişsiniz.

15. Tekrarlanan kelimelerin arasına girerek kuvvetli istek, direnme bildiren bir söz

Örnek:

1. Çocuk, satıcıyı görünce şeker de şeker diye tutturdu.

1. Çocuk, satıcıyı görünce şeker de şeker diye tutturdu.