çürütmek

fiil
Anlamı:

1. -i , -i , -i , -i , Çürümesine sebep olmak

Örnek:

1. Karına söyle, boğadayı çok sert yapmasın, çamaşırları çürütür.

1. Karına söyle, boğadayı çok sert yapmasın, çamaşırları çürütür.

2. Eti bayatlatıp gevrek bir duruma getirmek

3. mecaz , mecaz , mecaz , mecaz , Doğru olarak ileri sürülen bir düşüncenin, bir davanın, bir iddianın yanlışlığını ortaya koymak