cıvıl cıvıl

Anlamı:

1. sıfat , sıfat , sıfat , sıfat , Canlı, neşeli

Örnek:

1. O oyunlar, o cıvıl cıvıl söyleyişler... Mezar derinliklerinden geliyordu onlar.

1. O oyunlar, o cıvıl cıvıl söyleyişler... Mezar derinliklerinden geliyordu onlar.

2. Hareketli, kalabalık

Örnek:

1. Babam gençliğinde Viyana'da garson olarak çalışmış. Çok güzel, cıvıl cıvıl bir şehir olduğunu söylüyordu.

1. Babam gençliğinde Viyana'da garson olarak çalışmış. Çok güzel, cıvıl cıvıl bir şehir olduğunu söylüyordu.

3. zarf , zarf , zarf , zarf , Kuşlar cıvıltı ile ötüşerek

Örnek:

1. Salon penceresinin önündeki kafesinde cıvıl cıvıl şakıyordu kanarya.

1. Salon penceresinin önündeki kafesinde cıvıl cıvıl şakıyordu kanarya.

4. zarf , zarf , zarf , zarf , Canlı, hareketli olarak

Örnek:

1. Cıvıl cıvıl söylediğin türkü.

1. Cıvıl cıvıl söylediğin türkü.