1. isim , isim , isim , isim , Çıkartmak işi
1. Baban nüfus kâğıdını çıkartmayı savsaklamış.
1. Baban nüfus kâğıdını çıkartmayı savsaklamış.
2. Özel olarak hazırlanıp bir yere yapıştırılan zamklı desen, resim veya yazı
1. Yonca'nın elindeki kâğıt parçasında, yeşilli, sarılı, kırmızılı bir kelebek çıkartması var.
1. Yonca'nın elindeki kâğıt parçasında, yeşilli, sarılı, kırmızılı bir kelebek çıkartması var.