1. nesnesiz , nesnesiz , nesnesiz , nesnesiz , Organizmanın bütününde veya bu bütünün bir bölümünde, boyutlar artmak, irileşmek, eskisinden büyük duruma gelmek
1. Büyür güzellikleri, vücutları, kısmetleri çocuklar uyurken.
1. Büyür güzellikleri, vücutları, kısmetleri çocuklar uyurken.
2. Yetişmek
1. İhtiyar Süleyman Çavuş'un ellerinde büyüdüm.
1. İhtiyar Süleyman Çavuş'un ellerinde büyüdüm.
3. Yaşı artmak, yaşlanmak
1. Fakat büyüdükçe o kadar sevdiği bu oyunlara veda etmek lazım gelecekti.
1. Fakat büyüdükçe o kadar sevdiği bu oyunlara veda etmek lazım gelecekti.
4. Artmak, güçlenmek, şiddeti artmak
1. İkinci de okuduktan sonra kavga büyüdü.
1. İkinci de okuduktan sonra kavga büyüdü.
5. Sayıca artmak
6. Genişlemek
1. Barbarosların ülkesi büyüdükçe büyüyordu.
1. Barbarosların ülkesi büyüdükçe büyüyordu.
7. Önem ve değer kazanmak