aranmak

fiil
Anlamı:

1. nesnesiz , nesnesiz , nesnesiz , nesnesiz , Arama işine konu olmak

Örnek:

1. Ertesi günü uygun pansiyon aranacaktı.

1. Ertesi günü uygun pansiyon aranacaktı.

2. İsteklisi bulunmak

Örnek:

1. Çok aranan bir kitap.

1. Çok aranan bir kitap.

3. Eksikliği duyulmak

Örnek:

1. Bugünlerde soba aranıyor.

1. Bugünlerde soba aranıyor.

4. Kendi kendine bir şeyler aramak

5. Şart koşulmak

Örnek:

1. Asli ve sürekli görevlerde çalışanların meslek kuruluşlarına girme mecburiyeti aranmaz.

1. Asli ve sürekli görevlerde çalışanların meslek kuruluşlarına girme mecburiyeti aranmaz.

6. Olumsuz, kötü davranışlarda bulunarak zor duruma düşmek

Örnek:

1. Sen aranıyorsun âdeta.

1. Sen aranıyorsun âdeta.

7. Kendisine eş veya sevgili aramak