Sözlük

Her geçen gün büyüyen ve güncellenen TDE sözlüğü...

92406 kayıt bulundu.

Sırala
sporsever
Anlamı:

1. sıfat , sıfat , sıfat , sıfat , Her türlü spora ilgi duyan (kimse)

Örnek:

1. Son maçta stadyum sporseverlerle dolmuştu.

1. Son maçta stadyum sporseverlerle dolmuştu.


Lisan : Fransızca sport + Türkçe sever

Telaffuz : spo'rsever

sporseverlik
Anlamı:

1. isim , isim , isim , isim , Sporsever olma durumu


sportif
Anlamı:

1. sıfat , sıfat , sıfat , sıfat , Sporla ilgili

Örnek:

1. O eski sportif atletik gücünüz gün günden azalmaktadır.

1. O eski sportif atletik gücünüz gün günden azalmaktadır.


Lisan : Fransızca sportif

sportiflik
Anlamı:

1. isim , isim , isim , isim , Sportif olma durumu


sportmen
Anlamı:

1. isim , isim , isim , isim , Sporcu

2. sıfat , sıfat , sıfat , sıfat , Vücudu iyi gelişmiş

Örnek:

1. Benim arkadaş yakışıklıdır, cerbezelidir, sportmendir ve kuş beyinlidir.

1. Benim arkadaş yakışıklıdır, cerbezelidir, sportmendir ve kuş beyinlidir.

3. sıfat , sıfat , sıfat , sıfat , Sporun gerektirdiği değerlere sahip olan (kimse)


Lisan : Fransızca sportsman

sportmenlik
Anlamı:

1. isim , isim , isim , isim , Sportmen olma durumu


spot

İlgili Kelimeler:

spot alım, spot lambası, spot mağaza, spot satım

Anlamı:

1. isim , isim , isim , isim , Herhangi bir aynalı alet ile ekran üzerinde oluşturulan görüntü

2. Tanıtımcık

3. ekonomi , ekonomi , ekonomi , ekonomi , Peşin

4. Işıntı

Örnek:

1. İkinci bir spot yanmıştı şimdi, sahneyi şöyle bir tarayıp üst kısımları aydınlattı.

1. İkinci bir spot yanmıştı şimdi, sahneyi şöyle bir tarayıp üst kısımları aydınlattı.


Lisan : Fransızca spot

spot alım
Anlamı:

1. isim , isim , ekonomi , ekonomi , isim , isim , ekonomi , ekonomi , Fabrikalardan ve piyasalardan toptan ve vadeli senet karşılığında mal satın alma


spot lambası
Anlamı:

1. isim , isim , isim , isim , Işıntı lambası

Örnek:

1. Son yıllarda spot lambalarının ışığında yaşayan bu kadının verdiği uğraşın en yakın tanığı olmuştu.

1. Son yıllarda spot lambalarının ışığında yaşayan bu kadının verdiği uğraşın en yakın tanığı olmuştu.


spot mağaza
Anlamı:

1. isim , isim , ticaret , ticaret , isim , isim , ticaret , ticaret , Fabrikalardan toptan ve vadeli mal satın alarak bunları indirimli fiyatlarla peşin olarak satan iş yeri


spot satım
Anlamı:

1. isim , isim , ticaret , ticaret , isim , isim , ticaret , ticaret , Fabrikalardan ve piyasalardan toptan ve vadeli mal satma


spotçu
Anlamı:

1. isim , isim , ticaret , ticaret , isim , isim , ticaret , ticaret , Bir malı çok miktarda toptancıdan veresiye aldıktan sonra piyasada değerinden daha aşağıya peşin olarak satan kimse


spotçuluk
Anlamı:

1. isim , isim , isim , isim , Spotçunun yaptığı iş


sprey

İlgili Kelimeler:

oda spreyi

Anlamı:

1. isim , isim , isim , isim , Bir püskürtücü yardımıyla çok ince damlacıklar durumunda püskürtülen sıvı

2. Püskürtücü


Lisan : İngilizce spray

sprint
Anlamı:

1. isim , isim , spor , spor , isim , isim , spor , spor , Uzun mesafe koşularında son 100 veya 200 metrelerde yapılan atak

2. 100 veya 200 metre koşulan bir yarış türü


Lisan : İngilizce sprint

sprinter
Anlamı:

1. isim , isim , spor , spor , isim , isim , spor , spor , Atletizmde 100 ve 200 metre koşularına katılan atlet


Lisan : İngilizce sprinter

Sr
Anlamı:

1. kimya , kimya , kimya , kimya , Stronsiyum elementinin simgesi


stabil
Anlamı:

1. sıfat , sıfat , sıfat , sıfat , Dayanıklı, sağlam

2. Dengeli

3. Düz (I)

4. Oturmuş

5. mecaz , mecaz , mecaz , mecaz , Kararlı, değişmez


Lisan : Fransızca stable

stabilizasyon
Anlamı:

1. isim , isim , ekonomi , ekonomi , isim , isim , ekonomi , ekonomi , İstikrar


Lisan : Fransızca stabilisation

stabilizatör
Anlamı:

1. isim , isim , isim , isim , Dengeleyici


Lisan : Fransızca stabilisateur

stabilize

İlgili Kelimeler:

stabilize yol

Anlamı:

1. sıfat , sıfat , sıfat , sıfat , Silindirle sıkıştırılarak düz duruma getirilmiş (yol)

2. İstikrarlı


Lisan : Fransızca stabilisé

stabilize etmek
Anlamı:

1. kararlı bir duruma getirmek, sağlamlaştırmak


stabilize yol
Anlamı:

1. isim , isim , isim , isim , Kum, çakıl veya mucur ve bağlayıcı olarak kil karışımıyla yapılan, silindirle sıkıştırılan yol


stadya
Anlamı:

1. isim , isim , isim , isim , Bir noktanın takeometreye olan uzaklığını ölçmek için, bu nokta üzerine düşey doğrultuda konan santimetrelere bölünmüş mira


Lisan : Fransızca stadia

Telaffuz : sta'dya

stadyum
Anlamı:

1. isim , isim , spor , spor , isim , isim , spor , spor , Takım oyunları, atletizm karşılaşmaları ve çeşitli törenlerin yapılabilmesi, seyircilerin de bunları izleyebilmesi için elverişli oturma yerleri olan alan, stat

Örnek:

1. Bir gün stadyuma gittiğim zaman gençlik pek heyecanlı gösteriler yapmıştı.

1. Bir gün stadyuma gittiğim zaman gençlik pek heyecanlı gösteriler yapmıştı.


Lisan : Latince

Telaffuz : sta'dyum