Sözlük

Her geçen gün büyüyen ve güncellenen TDE sözlüğü...

92406 kayıt bulundu.

Sırala
manganez
Anlamı:

1. isim , isim , kimya , kimya , isim , isim , kimya , kimya , Atom numarası 25, atom ağırlığı 54,93, yoğunluğu 7,39 olan, 1244 °C'de eriyen, doğada oksit durumunda bulunan, çeliği sertleştirmek için kullanılan, çok sert ve kırılgan bir element, mangan (simgesi Mn)


Lisan : Fransızca manganèse

manganin
Anlamı:

1. isim , isim , kimya , kimya , isim , isim , kimya , kimya , Manganezin bakır ve nikelle yaptığı alaşım


Lisan : Fransızca manganine

mangır
Anlamı:

1. isim , isim , eskimiş , eskimiş , isim , isim , eskimiş , eskimiş , Bakırdan yapılmış, iki buçuk para değerinde sikke

Örnek:

1. Şu güzelim zeytinin batmanını on sekiz mangıra bile almıyorlar.

1. Şu güzelim zeytinin batmanını on sekiz mangıra bile almıyorlar.

2. Nargile lülesine konulmak için kömür tozundan yapılan, çabuk tutuşur, tavla pulu biçiminde bir tür yakacak

3. argo , argo , argo , argo , Para

Örnek:

1. Bundan sonra para peşin, kırmızı meşin; mangırınız yoksa semtime uğramayın.

1. Bundan sonra para peşin, kırmızı meşin; mangırınız yoksa semtime uğramayın.


mangırlı
Anlamı:

1. sıfat , sıfat , sıfat , sıfat , Bol parası olan


mangırsız
Anlamı:

1. sıfat , sıfat , sıfat , sıfat , Parası olmayan


mangiz
Anlamı:

1. isim , isim , argo , argo , isim , isim , argo , argo , Para


mango
Anlamı:

1. isim , isim , bitki bilimi , bitki bilimi , isim , isim , bitki bilimi , bitki bilimi , Hint kirazı


Lisan : Portekizce manga

mani
Anlamı:

1. isim , isim , ruh bilimi , ruh bilimi , isim , isim , ruh bilimi , ruh bilimi , Kişinin sevinç, güven ve her türlü etkinliğinin normal olmayan bir biçimde arttığı ruh hastalığı


Lisan : Fransızca manie

mâni

İlgili Kelimeler:

ayaklı mâni

Anlamı:

1. isim , isim , edebiyat , edebiyat , isim , isim , edebiyat , edebiyat , Genellikle birinci, ikinci ve dördüncü dizeleri uyaklı olan, daha çok hecenin yedili ölçüsüyle söylenen halk şiiri

Örnek:

1. Her köyde mâni, türkü söyleyen biri var.

1. Her köyde mâni, türkü söyleyen biri var.


Lisan : Arapça māʿnī

Telaffuz : ma:ni

mâni
Anlamı:

1. isim , isim , isim , isim , Bir şeyin yapılmasını önleyen şey, engel

Örnek:

1. Kaç zamandır beynimi, kanımı ateşlendiren bu idealimin lezzetini tatmak için her mâniyi çiğneyeceğim.

1. Kaç zamandır beynimi, kanımı ateşlendiren bu idealimin lezzetini tatmak için her mâniyi çiğneyeceğim.


Lisan : Arapça māniʿ

Telaffuz : ma:ni:

mâni düzmek (veya yakmak)
Anlamı:

1. mâni okumak

2. müzik eşliğinde mâni söylemek


mâni olmak
Anlamı:

1. önüne geçmek, engellemek, önlemek

Örnek:

1. Romantik devirlerde bu nevi cilvelere aşk mâni olurdu, şimdi de kültür.

1. Romantik devirlerde bu nevi cilvelere aşk mâni olurdu, şimdi de kültür.


mânia
Anlamı:

1. isim , isim , isim , isim , Engel

Örnek:

1. Üst üste yığılmış kum torbaları, düşmana karşı duvarlardan sonra ikinci bir mânia teşkil ediyor.

1. Üst üste yığılmış kum torbaları, düşmana karşı duvarlardan sonra ikinci bir mânia teşkil ediyor.


Lisan : Arapça māniʿa

Telaffuz : ma:nia

mânialı
Anlamı:

1. sıfat , sıfat , sıfat , sıfat , Engelli


mâniasız
Anlamı:

1. sıfat , sıfat , sıfat , sıfat , Engelsiz


Manici
Anlamı:

1. sıfat , sıfat , felsefe , felsefe , sıfat , sıfat , felsefe , felsefe , Maniciliği benimseyen


mânici
Anlamı:

1. isim , isim , isim , isim , Mâni söyleyen kimse

Örnek:

1. Bunlar ayaklı mâni denilen mâni biçiminde çok ileri gitmişler, bu alanda eski mânicileri geçmişlerdir.

1. Bunlar ayaklı mâni denilen mâni biçiminde çok ileri gitmişler, bu alanda eski mânicileri geçmişlerdir.


Manicilik
Anlamı:

1. isim , isim , felsefe , felsefe , isim , isim , felsefe , felsefe , İranlı düşünür Mani'nin III. yüzyılda kurduğu ve iyilik kötülük esasına dayalı dinî öğreti, Manihaizm


Özel: Evet

mânicilik
Anlamı:

1. isim , isim , isim , isim , Mâni söyleme işi


manidar
Anlamı:

1. sıfat , sıfat , sıfat , sıfat , Anlamlı

Örnek:

1. Soruyu soruşum da ses tonum da manidardı.

1. Soruyu soruşum da ses tonum da manidardı.


Lisan : Arapça maʿnī + Farsça -dār

Telaffuz : ma:nidar

manidarlık
Anlamı:

1. isim , isim , isim , isim , Anlamlılık


manifatura
Anlamı:

1. isim , isim , isim , isim , Fabrika yapımı her türlü kumaş, bez vb. dokuma

Örnek:

1. Manifatura dükkânı.

1. Manifatura dükkânı.


Lisan : İtalyanca manifattura

Telaffuz : manifatu'ra

manifaturacı
Anlamı:

1. isim , isim , isim , isim , Manifatura eşyası satan kimse, bezzaz

Örnek:

1. Manifaturacılar balonun tarihini pek fena bir güne, ay sonuna düşürmüşlerdi.

1. Manifaturacılar balonun tarihini pek fena bir güne, ay sonuna düşürmüşlerdi.

2. Manifatura eşyasının satıldığı yer

Örnek:

1. Çarşı içinde küçük bir manifaturacı dükkânı vardı.

1. Çarşı içinde küçük bir manifaturacı dükkânı vardı.


manifaturacılık
Anlamı:

1. isim , isim , isim , isim , Manifaturacı olma durumu, bezzazlık


manifesto
Anlamı:

1. isim , isim , ticaret , ticaret , isim , isim , ticaret , ticaret , Bir gemideki malları göstermek için kaptan tarafından boşaltma işlemlerinin yapılacağı gümrük idaresine verilen liste

2. Bildiri

3. Toplumsal bir hareketin siyasal inanç ve amaçlarının açık ifadesi


Lisan : İtalyanca manifesto

Telaffuz : manife'sto